Rusya Ukrayna, ya saldırması hiç kimsenin beklemediği şekilde ilerliyor. Zaten hep öyle olmuyor, mu bu saldırının hemen ardında Çin ve Rusya uluslararası Düzen için ortak açıklaması. Dünyanın içinde bulunduğu koşulların yaratığı öncelikler ve yeni Dünya düzenin kurulması ve dönüşümünü değerlendirmeye çalışacağız açıklaması yaptılar Nedir bunlar dediğimizde elle tutulur somut bir cevap yok. Yaptıkları eylemlerden yola çıkarak niyet okumaya çalışıyoruz.

Böyle belirsiz durumda toplum birbirlerinden etkileşimi oldukça çarpıcı bir hal alır herkes her konuda açıklamalar yapıyor birçok konuda ahkam kesiliyorlar. Ne yapılacaksa birlikte yapalım dendiğinde gelmiyorlar her zaman olduğu gibi hep birilerini kışkırtıyorlar. Yani vekalet savaşın yolunu gösteriyorlar. Böyle olunca büyük kitleler hangi tarafa gideceğini bilinmiyor bir oyana bir bu yana savruluyorlar. Bu savrulma neticesinde kimi zaman bir araya gelmiş olsa da çoğu zaman ayrışmalara sebep oluyorlar. An itibari hangisi işlerine geliyorsa onu öne sürüyorlar. Bu belirsizlik işlerine geldiği için sonuna kadar her türlü İnsan ve medya araçlarını kullanmaktan çekinmiyorlar.

Yapılmış bir araştırma sonucu şöyle : Davos Dünya Ekonomik forumu (WEF) için yapılan bir araştırmada 2008 Ekonomik krizinden sonra İnsani güven ve geçim indeksi % 70 de dolaşırken 2018  % 41-40 a kadar duşmuş bu günlerde % 28 e kadar gerilemiştir. Son üç yıl içerisinde gelecekteki beklentilerin oranı ise 79-80 e tırmanmış durumda çünkü herkes yapacaklarını erteliyor bir sonraya bırakıyor bu olumsuzluklar kapitalizmin varlık sebebinin temeli oluşturuyor yani doğrudan kapitalist üretim modelin tükenmesinden ileri gelmektedir. Sonucuna varılmış

Her şeyi şahsileştiriyorlar ancak ben bilirim ben yaparım ben varsam sen yaşarsın ben yoksam sende yoksun demeye getiriyorlar. Dünyayı sömüren Egemen güçler geçen yüz yılda yaşanan iki dünya savaşı faşizm – soykırım Halkların kendi hakların tayin etme hakları gibi söylem ve eylemlerle kendini yenileyerek kendi yaşamını yetmiş yıl daha uzattığı bilmeyen yok. 21 yüz yılda büyük güçler arasında savaş ihtimal belirtileri yaratmanın yanı sıra. İklim krizi, sosyal medya uzayda uydular ve yeni iletişim araçları. Bu araçların üretiminde kullanılacak parçaların üretimi. İletken ve yarı iletken mikroçipleri kim üretecek ya da robot üretim teknolojisini kim veya kimler üretmesi ve satması gibi bahanelerle kavga çıkarmak bununla dünyaya yeni düzen sağlayacağız söylemi dillendiriyorlar bu söylem masum değil beraberinde kan ve gözyaşı getiriyor. Ne kadarını başarılı olacakları zaman gösterecek şimdilik bir tahminde bulunmaktan başka seçenek yok gibi.

Çünkü Kapitalizm Dünyayı Neo liberal küreselleşme ile yönetmeye ve egemenliğini uzatmaya çalışırken. Diğer taraftan Kapitalistler sermaye veya Askerleriyle işgal etikleri Ülkelerde toplumun gelir dağılımını büyük çapta bozmak. Ekonomik ve siyasi ilişkileri temelden sarsacak şekilde değiştirmeye kalkışmak ve Ülkeyi Yaşanmaz hale getirmektir. Bu kargaşa kapitalizmin yaşaması için olmasa olmazlarındabdır.

Nedir bunlar ilk aşamada üretim araçlarını devre dışı bırakmaya çalışacaklar Ülkenin elinde ne var ne yok hepsini özelleştirme adı altında satmaya ve üretim dışına bırakmaya. Ardında borç vererek kendileri ürettikleri malları ithal ettiriyorlar bu yöntemle üretim dışında kalan halk giderek yoksullaşıyor. sonuç Ülkede İşsizlik açlık sefalet kaçınılmaz oluyor.

Büyük plan ikinci dünya savaşından sonra NATO Avrupa kıtasın da kurulmasıyla birlikte ABD Avrupa kıtası üzerindeki hegemonyasının artması daha sonraki yıllarda bu durumdan rahatsız olan Batı Ülkeleri iki yıl kadar önce NATO artık işlevini tamamladı varlığını son bulması gerektiğini sesli olarak dille getirmeye başladılar. ABD ise Çin ve Rusya Ukrayna üzerinden Batılı Ülkelere kışkırtma çabası ben olmadan siz yaşayamazsınız demeye getiriyor.  ABD son yetmiş yıldır NATO üzerinden Afganistan dan başlayarak Pakistan İran Ortadoğu Akdeniz in kuzeyi Afrika ülkeleri ve Balkanların tamamı Batının desteğini alarak parçalamak için elinden geleni yaptılar şimdiyse Ukrayna ve Asya pasifik topraklarını merkez Tayvan olmak üzere gelecekte eli yıl içinde karıştırmak kendi hegemonyalarını biraz daha uzatmak çabasındalar ne kadarını başaracakları zaman gösterecek. Birde Japonya yayılmacı hegemonyası ihtimali göz ardı edilmemesi gerekir. Kanaatindeyim.

Yapılan silahlı müdahaleler aynı zamanda Ülkelerin Demografisinin değişmesi bu değişim ekonomik, sosyal, kültürel olarak doğrudan herkesi etkilemesi demektir. Saygılarımla