Kamuoyunda ‘Sansür Yasası’ olarak bilinen ‘Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un kabul edilmesine siyasi parti temsilcilerin tepkiler sürüyor. TBMM’de AK Parti ve MHP’lilerin oylarıyla kabul edilen sansür yasasına bir tepki de DEVA Partisi Milas İlçe Başkanı Süleyman Demirtaş’tan geldi. Demirtaş; “Bizim iktidarımızda tüm baskı araçlarınız kalkacak ama utancınız baki kalacak” ifadelerinin yer aldığı çok sert bir açıklamayı ilçedeki basın kuruluşlarına gönderdi.

DEVA Partisi Milas İlçe Başkanı Süleyman Demirtaş, “Bu vebali sonsuza dek taşıyacak olanlar, yapılacak ilk seçimde halkımızdan gerekli cevabı sandıkta alacakla” diyerek başladığı açıklamasında şu ifadeler yer alıyor.

“Sayın Genel Başkanımız Ali Babacan’ın da söylediği gibi bugün muhaliflere vurmak için kullandığınız bu sopayı, biz kıracağız. 2023 seçimleriyle birlikte tüm baskı araçlarınız kalkacak.

Bilinmelidir ki mevcut iktidarı gitme korkusu sardı. Koltuklarını korumak için ne yapacağını şaşıran iktidar sahipleri, seçimlere 8 ay gibi bir süre kala Cumhuriyet tarihinin en utanç veren bir yasal düzenlemeye imza attılar. Bu yasa ile birlikte Türk demokrasisi ağır bir darbe almıştır. Gazeteleri, internet sitelerini, televizyonları ve sosyal medyayı kısıtlayarak, sadece kendi yandaşlarının propaganda yapmalarına imkan tanımışlardır. Cumhurbaşkanını mutlu etmek için girişilen bu çaba, onların gidişini daha da hızlandıracaktır.

Demokrasi tarihimize kara bir leke olarak geçecek bu yasa başta olmak üzere hak ve özgürlüklerin tüm ülke vatandaşlarına eşit ve adil bir şekilde yayılacağı, kaybolan adalet duygusunun yeniden hakim kılınacağı, bağımsız Türk yargısına yeniden dört elle sarılacağımız, içinde bulunduğumuz ekonomik buhrandan en kısa zamanda kurtulacağımız günler çok yakındır.

Örmeye çalıştığınız sansür duvarını yıkacağız. Türk halkından gerçekleri gizlemenize asla müsaade etmeyeceğiz. Türk halkı demokratik ülkelerdeki insanlar gibi özgür bilgi edinme ve fikirlerini çekinmeden, korkmadan açıklama hakkına yeniden sahip olacaktır. Buradan bir kez daha haykırıyoruz; Özgür Türkiye için çok az kaldı.”