28 Mayıs 2023 günü yapılan seçimler sonucunda Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmuştur.

Şimdi sıra, meclise yeni giren milletvekilleri ile kabineyi teşkil edecek olan bakanların Cumhurbaşkanı tarafından seçilmesine, görevlendirilmelerine gelmiştir.

Yeni kabine üyelerinin ve yeni milletvekillerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yemin ederek yeni görevlerine başlamaları gerekmektedir.

Yemin etmek ne demektir.? Nasıl yemin edilir?

Dış ülkelerde bu durumlarda da yemin edilir. Onlar yeminlerini mukaddes kitapları üzerine yaparlar. Diğer bir değişle Allah için yalvararak, Allah için yemin ederler. Bu yemin törenleri yurdumuzda nasıl ve ne şekilde yapılmaktadır?

Sözlükte “kuvvet, sağ el” gibi anlamlara gelen yemin, dinî bir kavram olarak bir kimsenin Allah’ın ismini veya bir sıfatını zikrederek sözünü kuvvetlendirmesi demektir.

Meclisimiz de nasıl yemin edilmektedir? Milletvekillerimiz nasıl yemin ederler?

“Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik Cumhuriyet’e ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasa’ya sadakatten ayrılmayacağıma; büyük Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine ant içerim”

Yurdumuzdaki milletvekillerinin yemin etme şekli böyledir. Yurtdışındaki devletlerde olduğu gibi kutsal kitaplara el basılarak yemin edilmez.

“Namus ve şeref” üzerine yemin edilir.

Yeni seçilmiş olan milletvekillerimiz içerisinde insanlarımızın “dini inançları” konusunda mitinglerde söz vermiş olanların da olması, bu yemine uymamaktadır. Ayrıca asla Atatürk ilkelerinin koruyucusu olmayacak, Atatürk ilkelerine asla uymayacak olanların da bulunması ise ayrı bir problem konusu olmaktadır.

Bütün bunların ışığında Türkiye’mizde, Büyük Millet Meclisimizde, milletvekillerinin yeminlerinin, dünya devletlerinde olduğu gibi kutsal kitapları üzerine el basılarak değil, sadece alışagelmiş olan bir şekilde, sanki yemin etmek gibi değil de belirli bir işin ifa edilmiş olması şeklinde uygulandığı görülmektedir.

Bu durumda milletvekillerimizin yeminleri gene yemin etmek zorunda olan kişinin konumuna, terbiyesine, görgüsüne göre şekil alacaktır.

Bu edilen yeminlerin ise sadece yapılması gerekli olan normal işlemlerden biri haline geldiği görülmektedir.