İnsanoğlu tarih boyunca bir yerden bir yere göç etmiştir. Ancak ilk çağlarda bu göçlerin birçok sebeplerinden bazılar kimi kuraklıktan geçinemediği için toplu halde başka topraklar aramak kimileri daha çok ganimetler elde etmek amacıyla savaşmak için göç etmişlerdir. Her ne sebeple olursa olsun İnsanlık için göçler her zaman zulme dönüşmüş ardından yıkımlar ve yok olmak gelmiştir. Modern çağda göçün ilk tanımı haritacı olan Ernst Georg Revenstein 1871 ve 1881 yılları arasında İngiliz Nüfus sayımı istatistiklerini incelerken ve buradan hareketle göçü yedi başlık altında toplar ve ilk defa 1885 yılında yayınlar. Bunları tek tek anlatmak ve zamanınızı almaya gerek yok sebeplerini her kes biliyor. Günümüze gelirsek.
2011 yılında Güney komşumuz Suriye, de başlatılan savaşın ardından Suriye halkının büyük bir çoğunluğu ülkemize bilinçli bir şekilde göç ettirmeye zorlanmışlar, Hükümetimizin de bu duruma kayıtsız kalması öyle bir duruma gelmiş ki gelenlerin sayısı tam olarak bilinmemektedir ve genel bütçemiz kaldıramayacak hale gelmiştir. Bu işin yalnız ekonomik boyutuyla anlatılır gibi değil Ülkenin sosyal ve demografik yapısını tehlikeye düşürmüş duruma getirmiştir. Bu durum Dünyada hangi Ülke ve kim olursa olsun her ülke için bu durum her zaman tehlike arz etmektedir. Bu durumu her zaman ülkelerin düşmanlarının iştahı artırır. düşmanlık duygularını harekete geçirir ve beklenmedik sonuçlar doğura bilir kanaatindeyim
Türkiye Cumhuriyeti kuruluş felsefesi iki temel esasa dayanıyordu. Sınırları beli olan Toprak parçası Üzerinde yaşayan yurttaşları yasalar karşısında eşit olması idi ve bu başarıldı, bu nedendendir ‘ Yurtta Barış – Dünyada Barış ‘ felsefesi ortaya atılmıştır. Bu felsefe mazlum milletlerin kurtuluşunun yol haritası olmuştur.
Hükümet, Türkiye Cumhuriyeti kuruluş felsefesini unutmuş olmalı ki akılla izah edilemeyen çok gerilerde kalmış tarihe mal olmuş politikaları yeniymiş gibi ısıtıp Türk halkının gündemine getirdi ve uygulamaya çalıştı. Fakat olmadı. Bu durum, belli olmayan mülteci sayısı ülkenin düştüğü ekonomik darboğazla sonuçlanmıştır. Saygılarımla.